İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, Yörük Türkmen Çepni Kurultayı’nda; “Kimse unutmasın ki milletimiz, iradesine, egemenliğine müdahale edilmesine asla müsaade vermemiştir ve vermeyecektir. Bu millet, adalet duygusu güçlü, vicdanlı, zalimin karşısında daima bir ortada, dimdik durmayı, zulmedenlere karşı olmayı bilen bir millettir” dedi.
Yörük Türkmen Çepni Kurultayı, İstanbul’un Maltepe ilçesindeki aktiflik alanında bugün düzenlendi. Kurultaya CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Genel Lider Yardımcısı Seyit Torun, İstanbul Vilayet Lideri Canan Kaftancıoğlu, Demokrat Parti Genel Lider Yardımcısı Cemal Enginyurt, İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, çeşitli dernekler ve federasyonların temsilcileri katıldı.
Burada konuşan İmamoğlu, Türk dünyasının en büyük ve en kıymetli kentinin İstanbul olduğunu söyledi. İmamoğlu, kelamlarını şöyle sürdürdü:
“Kardeşliğimiz, birlik ve beraberliğimiz elbette güçlenerek devam ediyor”
Sadece tarihimizin değil, dünya tarihinin en kıymetli önderlerden ikisi olan Fatih Sultan Mehmet Han’ın bize emaneti, bize miras bıraktığı; ulu lider Mustafa Kemal Atatürk’ün de tarihinde uğradığı tek işgalden kurtararak, bize emanet ettiği İstanbul’da sizlerle buluşuyoruz. Hasebiyle aslında, kurultaya mesken sahipliği yapan bu kentten çıkacak sonucun, Türk dünyasına çok değerli iletiler vereceğini de hissediyorum. Bugün Türk coğrafyası doğal bütün dünyaya yaygın bir formda var. Orta Asya’dan yola çıkan Türk kavimleri, binlerce yıl boyunca farklı coğrafyaları gezmiş, bu coğrafyalarda kendi kimliklerini ve kültürlerini yaşatmış. Bugün farklı coğrafyalarda yaşayan, tıpkı kültürü taşıyan, birebir soydan gelen milyonlarca insanımızla binlerce yıldır süren kardeşliğimizi bir ortada konuşuyoruz. Kardeşliğimiz, birlik ve beraberliğimiz elbette güçlenerek devam ediyor. Oğuzlar, Çepniler Anadolu’yu binlerce yıldır yurt edinmişlerdir. Yörük ve Türkmen kültürünün Anadolu’da çok derin izleri vardır.
“Milletimiz, iradesine, egemenliğine müdahale edilmesine asla müsaade vermemiştir ve vermeyecektir”
Anadolu’nun Türkleşmesinde olduğu üzere işgalden kurtulmasında da Türkmenlerin rolü çok büyük olmuştur. O nedenledir ki Mustafa Kemal Atatürk, Toroslar’da dumanı tüten tek bir Yörük çadırı dahi olsa ulusal çabanın zaferle sonuçlanacağına inanmıştır ve o zaferi, milletiyle omuz omuza, yılmadan, kararlılıkla, uğraş ederek elde etmiştir. Egemenliğin kayıtsız koşulsuz millette olduğu Türkiye Cumhuriyeti Devleti bu türlü kurulmuştur. Kimse unutmasın ki milletimiz, iradesine, egemenliğine müdahale edilmesine asla müsaade vermemiştir ve vermeyecektir. Bu millet, adalet duygusu güçlü, vicdanlı, zalimin karşısında daima bir ortada, dimdik durmayı, zulmedenlere karşı olmayı bilen bir millettir.
“Bu süreci daha da güçlendirerek devam ettirme konusunda kararlıyız”
Bu alanlarımızda Türkiye’mizin bütün vilayetlerini ve kentimizde ve ülkemizde var olan birçok kültürün dayanışma anlarını 3,5 yıldır yaşatıyoruz. Aktif bir biçimde süren bu çalışmalarda bu alanla ilgili bütün imkânlarımızı seferbere ederek aslında memleketimizin, milletimizin renklerini, ömür ve kültür, anane üzere geçmişten bugüne taşıdığımız o hoşluklarını İstanbul’la buluşturuyoruz. Bu aslında bizim birbirimize ne kadar yakın olduğumuzu ne kadar iç içe olduğumuzu ve hoş bir ömür sunmanın aslında zorlukların üstesinden gelme noktasında ne kadar güçlü bir motivasyona sahip olduğumuzun net bir örneğidir. O bakımdan bu süreci daha da güçlendirerek devam ettirme konusunda kararlı bir idaremiz olduğunu tabir etmek isterim.
“Çok daha hoş, çok daha büyük işleri daima birlikte başaracağız”
Yörük, Çepni, Türkmen Kurultayı da bu manada çok güçlü bir karakter katmıştır buluşmamıza. Zira Atatürk’ün söylediği üzere, ‘Bizim milletimiz derin bir maziye maliktir. Türk çocuğu ecdadını tanıdıkça daha büyük işler yapmak için kendinde kuvvet bulacaktır’ demiştir. Bu manada geçmişe bu derece güçlü bakarak geleceğe de birebir kuvvetle ve ümitle, umutla sarılarak yol almanın daima birlikte çalışkanlığını ve maharetini ortaya koyma çabasındayız. Çok daha hoş, çok daha büyük işleri daima birlikte başaracağımıza olan inancımla bu hoş kurultayı toplayan kıymetli sivil toplum kuruluşlarımızın liderlerine, yöneticilerine ve siz değerli hemşerilerime yürekten teşekkür ediyor, hepinizi sevgiyle, hürmetle selamlıyorum.” (ANKA)